Ortaçağ Gordion’u

A group of people. crouching in a rectangular depression, working to excavate artifacts.

Teknik olarak, Gordion’da ortaçağ, Erken Bizans Devri’nden (6. yüzyıl) Anadolu Selçukluları ve Erken Osmanlı Dönemi’ne kadar uzanır.

A metal cross with circles at each point.

Bizans

Roma Devleti’nin ortaçağda doğudaki devamı olan Bizans İmparatorluğu en parlak döneminde sadece Ön Asya’da ve güney Balkanlar’daki ana topraklarını değil, Akdeniz kıyılarını, İtalya’yı ve kuzey Balkanlar’ı da kontrol ediyordu. MS 7-10. yüzyıllar arasında, imparatorluk thema (themes/themata) denilen askeri yönetim bölgelerine ayrıldı. Gordion’un bulunduğu bölge, bu themaların ikisinin –Ankara’dan yönetilen Boukellarion theması ve bunun güneyinde, daha büyük olan Anatolikon thema’sı arasındaki sınır bölgesinde bulunmaktadır.

İç kale höyüğünde yapılan kazılar Bizans döneminin çoğunluğunu kapsayan birkaç yüzyıl boyunca yerleşime ara verildiğine işaret eder. Yine de, höyüğün kuzeybatı bölgesi Geç Roma devrine tarihlenen bir Hıristiyan mezarlığıydı ve bunu takip eden Bizans dönemi kent bina ve evlerinin bunun üstüne inşa edilmiş olmasına ihtimal verilmemektedir. Höyüğün henüz kazılmamış başka bir noktasında Bizans yerleşimi olabilir.

Türk

Bizans Devleti 1453’e kadar sürdüyse de, giderek artan bir hızla Ön Asya’daki topraklarının çoğunu 11. yüzyıl sonlarından itibaren işgalci Türk-İslam güçlerine bıraktı. 1077 ile 13. yüzyıl sonları arasında, Orta Ön Asya, başkenti Konya’da olan güçlü Anadolu Selçuklu Sultanlığı hakimiyeti altındaydı. Bu hakimiyet, işgalci Moğollar Anadolu’nun büyük bir kısmını kontrol altına alınca zayıflamıştır. Sultanlık zamanla Moğol İlhanlı Hanedanı’nın bir valisi (vassal) haline gelmiştir ve 14. yüzyıl başlarında yavaş yavaş tarih sahnesinden silinmiştir. Bu gibi kesintiler sonucu bir grup Türk beyliği (Gazi Beylikleri) otorite boşluğunu dolduran güç merkezleri olarak ortaya çıkmıştır.

Gordion’un bulunduğu alan bu beyliklerin en güçlü ikisinin arasındaki sınırda bulunmaktadır: başkenti batıda, Kütahya’da olan Germiyanoğulları ve başkenti Güney Anadolu’nun iç kesimlerinde, Karaman’da olan Karamanoğulları. Kuzeybatı Anadolu’da yeni oluşan bir başka güç de Osmanlılar, başka bir deyişle Osmanlı Emirliği’ydi (Osmanlı Hanedanı). 15. yüzyılın ortasına geldiğimizde, Osmanlılar iç ve batı Anadolu’nun yanı sıra Balkanlar’ın büyük bir kısmını fethetmiş ve Osmanlı İmparatorluğu’nu meydana getirmişlerdi.

Gordion’daki kazılar sonucu, 11 ile 14. yüzyıl arasına tarihlenen seramik ve sikke buluntuları açığa çıkmıştır. Yine de, seramik grubu kısıtlıdır ve kısmi bir kronolojik kesinlik verir. Yerleşim iç kale höyüğünün büyük bir kısmını kaplar. Höyüğün kuzeybatı bölgesinde, Roma mezarlığının üstünde oldukça büyük bir bina vardır. Bu binada, birçok toprak altı tandır biçiminde ocaklar ve büyük bir fırın ya da seramik fırını bulunur. Çukurlardan birinde 13. yüzyıla tarihlenen bir Pers fayans aslan başı bulunmuştur. Höyüğün daha doğusunda, daha az korunmuş mimari kalıntılar bulunmuştur. Burada bulunan beton harçlı sur ya da dış duvar ve büyük dış payandalar Gordion’un bu dönemde dahi korunmaya değecek kadar önemli bir yer olduğunu gösterir. Ortaçağda yerleşime verilen Türkçe isim bilinmemektedir..

Bibliyografya

  • Sams, G. K.-M. M. Voigt “Gordion 1995” XVIII(1). Kazi Sonuçlari Toplantisi (Ankara 1997) 475-497.